Fidelity International, altın fiyatlarının 2026 yılı sonuna kadar ons başına 4.000 dolara yükselebileceği öngörüsünde bulundu. Kurumun çoklu varlık fonu yöneticisi Ian Samson, piyasada Fed’in faiz indirimlerine yöneleceğine dair beklentilerin güçlenmesi, ABD dolarının zayıflaması ve küresel merkez bankalarının altın alımlarına hız vermesiyle bu hedefin gerçekçi olduğunu belirtti.
“Daha güvercin bir Fed için net bir yol görüyoruz”
Samson, Bloomberg’e verdiği demeçte, firmanın altına olan yükseliş görünümünü sürdürdüğünü ve bazı portföylerdeki altın tahsisatlarını yüzde 5’ten yüzde 10’a çıkardıklarını söyledi. Ağustos ayında yaşanan piyasa oynaklığının, yatırımcılar açısından altını daha cazip bir çeşitlendirme aracı haline getirdiğini vurguladı.
Altın yüzde 25 değer kazandı
Altın fiyatları 2025 yılı boyunca Orta Doğu ve Ukrayna’daki jeopolitik gerilimler, merkez bankası talepleri ve ekonomik belirsizliklerle birlikte yüzde 25’in üzerinde artış gösterdi. Ons altın son günlerde 3.310 dolar seviyesinde dar bir bantta işlem görüyor. Ancak Samson’a göre uzun vadeli belirsizlikler, değerli metalin yükselişini desteklemeye devam ediyor.
Trump’ın gümrük vergileri dikkat çekiyor
Samson ayrıca, Donald Trump’ın ABD ekonomisinin yüzde 11’ini kapsayan ithalatlara yüzde 15’lik gümrük vergisi getirme planını da önemli bir risk unsuru olarak tanımladı. “Bu oldukça ciddi bir vergi artışı. Ekonomiyi yavaşlatmasını beklersiniz,” diyen Samson, bu tür politikaların Fed’in gevşeme eğilimini destekleyeceğini ifade etti.

4.000 dolar tahmini yalnız değil
Fidelity’nin tahmini, Goldman Sachs’ın daha önce paylaştığı benzer bir 4.000 dolar beklentisiyle de örtüşüyor. Öte yandan, Citigroup daha temkinli bir yaklaşım sergileyerek altın fiyatlarının bu seviyelere ulaşmasını beklemediğini açıklamıştı.

“Altın hâlâ tam hızında”
Samson, “Geçmiş boğa piyasalarına bakarsanız, altın tam hızında ve aşırı gerilmekten uzak. Hâlâ iyi bir hedge aracı olmaya devam ediyor,” değerlendirmesinde bulundu. Altın yatırımcıları, bu uzun vadeli iyimser beklentilerin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini görmek için başta Fed politikaları olmak üzere, ekonomik veriler ve jeopolitik gelişmeleri yakından takip etmeye devam edecek.