%70
İndirim
  • YARIM ALTIN
    13.369,00
    % -2,35
  • AMERIKAN DOLARI
    38,4230
    % 0,21
  • € EURO
    43,6324
    % -0,32
  • £ POUND
    51,1784
    % -0,16
  • ¥ YUAN
    5,2729
    % 0,27
  • РУБ RUBLE
    0,4645
    % 0,73
  • BITCOIN/TL
    3629660,126
    % 2,08
  • BIST 100
    9.458,50
    % -0,34

Borsada hangi şirket ve sektörlerde potansiyel var? Gökhan Uskuay değerlendirdi

Borsada hangi şirket ve sektörlerde potansiyel var? Gökhan Uskuay değerlendirdi

Allbatross Portföy Fon Yöneticisi Gökhan Uskuay Paranın Yönü dergisine yaptığı değerlendirmede, “Para piyasası fonları, stopajın yüzde 15’e yükseltilmesi ve yüzde 10 devlet tahvili taşıma zorunluğu ile birlikte cazibesini yitirdi” dedi. Uskuay, 2025 yılının kalanı için potansiyel gördüğü sektör ve şirketleri de sıraladı.

Borsa İstanbul volatilitenin oldukça yüksek olduğu mart ayını geride bıraktı. Borsa martta, önce yaklaşık 7 ayın ardından kuvvetli bir direnç olarak çalışan 10.250 seviyesini kırdı; sonrasında da 2021 yılından bu yana ilk kez güçlü bir çalkantı geçirdi.

Şubat ayı enflasyonun piyasa beklentilerinin oldukça altında gelmesi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz indirimlerine devam etmesi ve Euro/dolar paritesinin 1,09 seviyesinin üzerine çıkarak ihracatçı şirketleri desteklemesi, mart ayının ilk iki haftasında borsada itici güç oldu. Bu iki haftalık süreçte BIST100 endeksi, yaklaşık yüzde 12 değer kazandı.

19 Mart Çarşamba günü Ekrem İmamoğlu’nun da aralarında olduğu 106 kişiye açılan soruşturmaların ardından tablo değişti ve piyasalar tepetaklak oldu. Bankacılık endeksi öncülüğünde Borsa İstanbul’da sert satıcılı seyir genele yayıldı. Bankacılık endeksi, 2000 krizinden bu yana en büyük kaybı yaşadı.

Nisan ayına geldiğimizde, 2 Nisan’da ABD Başkanı Donald Trump’ın 180 ülke için açıkladığı gümrük vergilerinin ardından küresel piyasalar türbülansa girerken, Borsa İstanbul yabancı yatırımcı oranının düşük olmasının da etkisiyle sınırlı düşüş gösterdi. Uzmanlar piyasalarda normalleşmenin haber akışlarına bağlı olarak sürebileceğini belirtirken, ne yapacağımızı bilmediğiniz zamanlarda hiçbir şey yapmanın daha doğru bir seçenek olabileceği öneriliyor. Öte yandan, borsadaki düşüşlerin doğru şirketleri seçerek tarihi bir alım fırsatı verdiği de öngörülüyor.

Merkez Bankası ‘Ben buradayım’ mesajı verdi

Merkez Bankası, 20 Mart’ta olağanüstü toplantı yaparak ve dün sürpriz bir şekilde politika faizini artırarak ‘Ben buradayım’ mesajı verdi ve piyasalar tarafından olumlu algılandı.

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK), gerçekleştirdiği ara toplantıda gecelik vadede borç verme faiz oranını 200 baz puan artırarak yüzde 46’ya yükseltti. Dün gerçekleşen nisan ayı PPK toplantısında ise, sürpriz bir kararla politika faizini (bir hafta vadeli repo ihale faizi) 350 baz puan artırdı ve yüzde 46 seviyesine çekti. Ekonomistlerin beklentisi, bankanın faizi sabit tutması yönündeydi.

Yabancı yatırımcıdan tarihi satış

Yabancı yatırımcı, 19 Marttaki siyasi gelişmelerin ardından Türk varlıklarında sert satışa yöneldi. Geçtiğimiz dört haftada yabancı; 1,8 milyar dolarlık hisse senedi ve 7,7 milyar dolarlık tahvil satışı gerçekleştirdi.

Dört hafta öncesindeki yabancı hareketlerine baktığımızda, özellikle son iki haftada 2024 yılının başından bu yana en güçlü hisse senedi alımı gerçekleşmiş. Yabancı yatırımcı tahvil tarafında ise, çoğunlukla alım tarafında yer almış.

Peki, en kötüsü geride kaldı mı; borsada ana hikâye bundan sonra ne olacak; borsa yılı hangi seviyelerden tamamlanır; borsada hangi sektör ve şirketler öne çıkıyor; hisse senedi fonu almak için doğru zaman mı; bu senenin yıldız fonu hangisi olur? Allbatross Portföy Fon Yöneticisi Gökhan Uskuay yorumladı.

Volatilitenin yüksek olduğu mart ayını geride bıraktık. Sizce en kötüsü geride kaldı mı; borsada ana hikâye bundan sonra ne olacak?

Yurt içi ve yurt dışı talebin yeterince güçlü olmadığını, halihazırda ekonomik büyüme beklentilerinden ve öncü göstergelerden gözlemleyebiliyoruz. Sıkı para ve maliye politikalarının yanı sıra, alım gücünün enflasyon karşısında erimesi, şirket kârlılıklarını yarı yarıya geriletti. Bankaların aylık kredi büyümelerinin ortalama enflasyon oranında sınırlandırılması, şirketlerin de krediye erişim imkânını sınırlandı. Reel sektörün ulaşabildikleri kredilerdeki yüksek finansman maliyetleri, operasyonel faaliyetlerin kârlılığını olumsuz etkilerken, yeni yatırımların ertelenmesine de neden oldu.

Mart ayı ile birlikte, ekonomi de borsada derin uykudan uyanmıştı. Şubat ayı aylık enflasyonun yeniden yüzde 2’ye yakınsamış olması, Suriye’nin yeniden inşası, Ukrayna-Rusya anlaşmasının yaklaşması, Avrupa Birliği’nin (AB) savunma ve altyapı harcama paketi, Gazze işgalinin durması, Çin’in büyümeye yönelik teşvikleri Borsa İstanbul için itici bir güç oynadı.

AB yeni dönem başkanının Avrupa’nın savunma gücü için Türkiye’ye atfı, NATO dışında AB’nin savunması için Türkiye’nin güvenilir bir partner olması, bölgenin yeniden yapılandırması konusunda bizi öne çıkarmıştı.

Borsanın hikâyesi ve temaları, ekonomi ile pozitife dönerken; Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla piyasalar 2021’den bu yana en büyük sarsıntıyı yaşadı ve tekrar derin bir uykuya geri döndü.

Yukarıda saydığımız ana temaların hepsi ana hikâye olmayı sürdürürken, faiz temasının yerini siyasi belirsizlik aldı. Güçlü bir fırsat, güçlü bir riske döndü.

Şirket kârlılıklarında, TÜFE’de en kötü geride kalmışken derin uykudan uyanış kısa sürdü. Siyasetin gölgesi belki erken seçim beklentileri bu uykunun süresini belirleyecektir.

Borsada risk iştahı ikinci yarıda yükselir mi ve sizce yıl hangi seviyelerden tamamlanır?

Bizim ana beklentimiz, yılbaşındaki doğrudan ve dolaylı fiyat artışları atlatıldıktan sonra, yıllık bazda enflasyonun ve faizin gerilemesiyle sıkı para politika koşullarının kademeli gevşemesi, ekonominin doğal seleksiyonla yeniden istikrarlı bir büyümeye geçmesi yönündeydi. TL’nin toplam mevduat içerisindeki payının artması, TCMB’nin döviz rezervlerinin yükselmesi, KKM’nin sona ermesine ek olarak yılın ikinci yarısında turizm gelirlerinin artması ile birlikte, TL cinsi varlıkların güçlenmesi, son gelişmelere kadar beklediğimiz bir durumdu ve endekste beklentimiz, yılı 14.000-15.000 aralığında kapatabileceği yönündeydi.

Şimdi ise, nisan ayında faiz indirimi ihtimalinin azalması ve haziran PPK toplantısına kadar mevcut sıkılaşmanın devamıyla birlikte, ikinci çeyrek boyunca bir önceki çeyrekte olduğu gibi yatay hisse bazlı hareketler görmemiz olasıdır ki, bu da endeksin yılı 13.000-14.000 aralığının alt bandına yakın bir seviyede kapatmasına neden olabilir.

2025 yılında kalanı için, hangi sektör ve şirketlere ağırlık veriyorsunuz?

Yönetmiş olduğum HVZ hisse yoğun fon içerisinde ağırlıklı olarak Ukrayna ve Rusya inşasından olumlu yönde etkilenmesini beklediğim Oyak Çimento, Limak Çimento ve yapı kimyasallarında önemli bir oyuncu olan Kalekim’e ağırlık veriyorum. Çimento sektörü haricinde, ulaştırma ve turizm diğer ön plana çıkardığım temaların başında geliyor.

Ukrayna-Rusya savaşından bu yana yıllık yolcu kapasitesinde 7 milyon düşüş yaşandı. Savaş sonrasında turist sayısında yeniden olumlu etkilenmesini beklediğim, Antalya Havalimanı’nın işletmecisi Tav Havalimanı, yurt dışı yolcu büyümesi artış ve yeni yolcu kapasitesi nedeniyle Pegasus Havayolları, her yıl yeni terminal ve kargo taşımayı bünyesine ekleyen Çelebi’ye ağırlık veriyorum. İletişim sektöründe lisans yenilemesi ve artan pazar payı nedeniyle Türk Telekom’u tercih ederken, perakende sektöründe online satışlar ile marjını ve pazar payını artıran Migros’u ön plana çıkarıyoruz. Taahhüt sektöründe Enka İnşaat artan backloguna ek, AB’nin alt yapı harcamalarının pay alma olasılığı, elektrik taahhüt sektöründe çarpanlarına göre ucuz ve döviz bazında fiyatlaması ile Orge Taahhüt’e portföyümüzde yer veriyoruz.

Hisse senedi fonu almak için doğru zaman mı?

Şirketler finansallarını 3 ayda bir açıklar ama yatırımcılar getirisini 3 günde görmek ister. Hisse senedi yatırımı, minimum 3-6 ay arasında olmalıdır. Yatırım yaptığınız şirket ve sektörün fiyatlaması, vadelere yayılan bir şekilde olacaktır.

Fonumuzda yaptığımız çimento, ulaştırma ve taahhüt gibi yatırımlar, Rusya-Ukrayna barışı ve Suriye yeniden yapılanması ile 5 yılı bulabilecek bir temadan oluşmaktadır. Bu temaya yatırım yapmak için en doğru zamandır.

2024’te en yüksek getiriyi para piyasası fonları sağlamıştı. Bu senenin yıldız fonu hangisi olur?

Para piyasası fonları, stopajın yüzde 15’e yükseltilmesi ve yüzde 10 devlet tahvili taşıma zorunluğu ile birlikte cazibesini yitirdi. Serbest kısa vadeli para piyasası fonları ve arbitraj fonlarının sabit getirilide ön plana çıkmasını bekliyorum.

Hisse senedi yoğun fonların ise, sabit getirili fonların getirisine katkıda bulunabileceğini düşünüyorum.