%70
İndirim
  • YARIM ALTIN
    14.078,00
    % -0,20
  • AMERIKAN DOLARI
    40,6694
    % 0,08
  • € EURO
    46,4195
    % -0,17
  • £ POUND
    53,5277
    % -0,53
  • ¥ YUAN
    5,6387
    % 0,00
  • РУБ RUBLE
    0,5062
    % 1,09
  • BITCOIN/TL
    4672158,279
    % -2,95
  • BIST 100
    10.733,32
    % -0,09

“Elektrik altyapısına önleyici yatırımları artıracağız”

“Elektrik altyapısına önleyici yatırımları artıracağız”

Yenilenebilir enerji ve termik santrallerle elektrik üretimi gerçekleştiren Aydem Enerji Grubu, bugün elektrik dağıtım şirketleri Gdz Elektrik Dağıtım ve Adm Elektrik Dağıtım aracılığıyla Aydın, Denizli, Muğla, İzmir ve Manisa illerinin elektrik dağıtımını yapıyor. Toplam 6,2 milyon müşteriye hizmet veren şirket, elektrik dağıtım sektöründe yüzde 12,3 paya sahip. Geçen yıl 3,6 milyar dolar ciro elde eden şirketin CEO’luk koltuğunda sekiz aydır Serdar Marangoz oturuyor. Marangoz, göreve gelir gelmez RES tribünlerini yenileyerek verimlilik artışına gitti ve şirketin yenilenebilir enerjide yurt dışında yatırım yapması için ilk adımları attı. Serdar Marangoz, geçtiğimiz günlerde İzmir’de çıkan yangınlara sebep olduğu ifade edilen şirketin elektrik direklerini ve altyapı yatırımlarını da gündeme aldı. Serdar Marangoz, sorularımızı yanıtladı.

Ekonomist Dergisi 20 Haziran-2 Ağustos sayısından
Aydem Enerji’nin sektörde dağıtım, üretim ve perakende tarafında varlığından söz eder misiniz? Aydem Enerji, elektriğin üretimi, dağıtımı ve perakende satışını tek çatı altında gerçekleştiriyor. Grup şirketlerimizle birlikte yarısından fazlası yenilenebilir kaynaklardan olmak üzere toplam 27 santralimizle 2 bin 170 MW kurulu güce sahibiz. Gdz Elektrik Dağıtım ve Adm Elektrik Dağıtım aracılığıyla Aydın, Denizli, Muğla, İzmir ve Manisa illerinde toplam 6,2 milyon müşteriye hizmet veriyoruz. Bu iki şirketimizin toplam büyüklüğü, elektrik dağıtım sektörünün yüzde 12,3’üne denk geliyor. Perakende tarafında ise Aydem Perakende ve Gediz Perakende ile ülke genelinde tüketicilere elektrik tedarik ediyoruz. Aynı zamanda Çates ve Yatağan termik santrallerimiz de faaliyetlerini sürdürüyor. CEO’luk görevini üstlendiğiniz sekiz aylık süreçte hangi kararlara imza attınız?17 yıl önce mühendis olarak başladığım yolculuğum CEO’luğa uzandı. İlk olarak RES’lerdeki kapasite artış yatırımlarında stratejiyi değiştirdim. Türkiye’de ilk defa uygulanan bir adımla tribün başına önceden 1.5 megavat olan tribünleri 6-7 megavatlık tribünlerle değiştirdik. Verimliliği ve kapasiteyi artırmış olduk. İkinci adım olarak ise yurt dışı projeler için lisans imkanlarına bakıyoruz. Doğu Avrupa, Türk Cumhuriyetleri, Balkanlar, Ukrayna gibi yerlere bakıyoruz. Grubumuzun yurt dışı ayağı yok. Önümüzdeki üç yıl içinde yenilenebilir enerjide yurt dışına adım atmayı planlıyoruz. 2025’te ciro ve büyüme performans beklentisi nedir? Ciro ve kârlılığımızın yüzde 80’i dağıtımdan geliyor. 1 milyar dolar civarında EBİDTA ve 3,9 milyar dolar ciro hedefliyoruz. Yenilenebilir enerji kapasitemiz büyüyor. 200 milyon dolarlık yatırım var. Dağıtım altyapısı, trafolar, şebeke, enerji nakil hatları, gibi alanlara yatırım yapıyoruz. Şehir içlerinde altyapı yatırımları bizim sorumluluğumuzda. Ne kadarlık bir yatırım olacak? Önümüzdeki beş yıl içinde, 2,7 milyar doları seviyesinde yeni bir yatırım hedefi belirledik. Bu yatırımın yaklaşık 2,2 milyar dolarlık kısmını elektrik dağıtım altyapısına, kalan 500 milyon dolarlık kısmını ise yenilenebilir enerji projelerine yönlendirmeyi planlıyoruz. EPDK’ya beş yıllık plan sunduk 2026-30 arasında 2,2 milyar dolarlık yatırım yapacağız bölgeye.nbsp;Grubun elektrik dağıtım hizmeti verdiği bölgede en son çıkan yangınlar ve elektrik kesintileri sorunları var. Konuyla ilgili sizin de sorumluluğunuz olduğu ifade edildi. Siz bu konuda ne diyorsunuz? Öncelikle bölgelerin elektrik kesinti süreleri ve sıklığı bakanlık tarafından ölçülüyor. Biz de endekste hep iyi konumdayız. Fakat mesela Bodrum’da nüfus bir anda yazın 10 katına çıkıyor ve anlık yükselişler bizi etkiliyor. Elektrik şebekeleri de teknik ve finansal olarak altyapıyı değiştirelim dediğinizde hemen yapabileceğiniz bir yatırım değil. Pandemi süreciyle nüfus çok arttı. Başvurularımızı yaptık. Arzın yönetimine daha fazla yatırımlar yapacağız. Peyder pey iyiye gidecek. Yatırım planında yangınları da önlemek üzere, elektrik hatlarını yer altına alma planı var mı? Şehir merkezlerinde elektrik hatlarını yukarıda görmezsiniz ama kırsala gittiğinizde Amerika’ya da gitseniz bu elektrik hatlarını görürsünüz. Uzun uzun hatların yer üstünden yer altına alınması katma değerli ve doğru bir yaklaşım değil. Peki yangınlarla ilgili süreçte tespit edilen eksikleriniz nelerdir? Hangi önleyici adımları attınız? İzmir, Denizli, Aydın, Manisa ve Muğla gibi çok geniş bir alandayız. Bir haftada çıkan 600 yangının 10 tanesi bizim bölgemizde yaşandı. Yedi tanesi kaynak makinesi, arıcılıkta yapılan tütsüleme, bir fabrikanın çöp yakması ve anız yakma gibi sebeplerle olduğu ortaya çıktı ve sorumluları göz altına alındı. Üçü ise araştırılıyor. İklim nedeniyle yangın riski arttıkça biz de yatırımlarımızı yönlendiriyoruz. Bizde bu ülkenin evlatlarıyız ve üzülüyoruz. Ama bu yangınlar elektrikten çıktı söylemlerini kabul etmiyoruz. Alınması gereken ek önlem yok mu? Şehirler arası iletim TEİAŞ’da, biz ise şehir içindeyiz. Onlarla koordineli oluyor tabii bu yatırımlar. Yangın çıkmasını önlemek üzere teknik açıdan söz edersek elektrik direklerinde gerekirse yangın izolatörleri vardır. Buralarda bir korozyon olabilir ve direkten toprağa doğru akım oluşabilir. Bunları tespit etmek için belli aralıklarla drone’larla termal kamera analizlerimiz yapılıyor. Orada bir ısı artışı var mı onlara bakılıyor. Böyle yerler varsa raporlama yapılıyor ve ekiplerimiz oralara gidip müdahale ediyor. Bu önleyici çalışmalarımız yapılıyor. Tabii iklim şartları zorlaştıkça önlemlerimizi artırmamız gerekiyor. Bunun sihirli formülü yok. Bu süreçte de EPDK ve bakanlık yetkilileriyle bir koordinasyon toplantısı yaptık. İklim şartları değiştikçe önleyici tarafa yatırımlarımızı artırmaya karar verdik. Sorumluluğu ne kadar aldınız? Yatırımlarımızı artırarak üzerimize düşeni yapıyoruz. Yatırımların büyük kısmını önleyici tarafa yapmamız gerekiyor. Yangın bizden dolayı çıkmasa bile yangın ortasında bizim hatlarımızda etkilenebiliyor. Yangın sürecinde mesela elektrik hatlarında elektriği kesiyoruz. Fakat yangın söndürme için su pompalarının çalışması gerekiyor. Oralara kontrollü elektrik sağlıyoruz, ciddi bir mücadele veriliyor. Elektriksiz yaşamak mümkün değil. O köyleri elektriksiz bırakmamaya çalışıyoruz. Bilirkişi raporları tabii hemen çıkmıyor. Biz tespitlerimiz yaptık ve netiz. Vicdanen rahatız. Marangoz: “O ağaçları taşıyalım ve kömürü de çıkaralım’’ Zeytinliklerin madenciliğe açılması teklifi Meclis’te. Bu talebi olan şirketlerden biri de Aydem. Konuyla ilgili şirketin CEO’su Serdar Marangoz şunları söylüyor: “Ülkemizin enerji bağımsızlığı çok önemli. Yerli kömür santralleri yüzde 13 paya sahip, fakat bu rakam iki katına çıkabilir. Bizim de bölgede Muğla Yatağan’da 650 MW gücünde termik santralimiz var zaten. Bunun kapasitesini artırmak istiyoruz. Ülkemiz ithal girdi olmadan elektriğini üretebiliyor olsa cari açığı artıya geçirebilir. O nedenle bizim yerli kömüre ihtiyacımız var. Amacımız orayı tahrip etmek değil. Zeytin güçlü bir ağaç ve bunu taşımaya talibiz. O ağaçları taşıyalım ve kömürü de çıkaralım istiyoruz. En optimum çözüm bu, uzlaşıyla bu yapılabilir. Birini diğerine tercih edemeyiz, ikisine de ihtiyacımız var. Maden ruhsat alanı belli, üzerindeki ağaç sayısı belli. Madenciliğe açılacak Yatağan bölgesinde toplam 2 milyon 75 bin zeytin ağacı var. Yeni düzenleme ile bizim maden sahamızda 14 yılda yaklaşık 3500 zeytin ağacı taşınacak. Taşınacakları alanlar da tanımlı.’’“Bölge halkıyla el sıkışarak yatırım yapıyoruz” “Muğla Yatağan’da bölge halkıyla uzlaşıyla ilerliyoruz. Burada alımlar yaptık. Termik yatırımlar uzlaşı olmadan yapılamaz. Bölge halkına sorulduğunda şirket zarar verdi demezler. Bölge halkıyla el sıkışmadan böyle yatırımların yapılabileceğini düşünmüyoruz. Yeni yatırımlarımıza da böyle devam edeceğiz.”