Yeni Dönemin Sinyalleri 26.05.2025

Tahvil Faizlerindeki Düşüşü ve Borsa İstanbul’un Geleceği: Yeni Dönemin Sinyalleri

2025 yılının ilk yarısı tamamlanmak üzereyken, finansal piyasalarda yaşanan gelişmeler, yılın ikinci yarısına yönelik yeni beklentilerin şekillenmesine neden oldu. Bu beklentiler arasında en dikkat çekenlerden biri, Nisan ayının son haftasından itibaren Türkiye’nin 5 yıllık tahvil faizlerinde gözlemlenen düşüş trendi oldu. Bu makalede, bu düşüşün arkasındaki sebepler, olası makroekonomik etkiler ve Borsa İstanbul’a yansımaları ele alınacaktır.

Tahvil Faizlerindeki Düşüş Ne Anlama Geliyor?

Nisan 28 itibariyle başlayan 5 yıllık tahvil faizlerindeki düşüş, piyasanın gelecekte enflasyonun gerileyeceği ve buna bağlı olarak TCMB’nin para politikasını gevşeteceği beklentisini fiyatlamaya başladığını gösteriyor. Tahvil faizleri, temel olarak piyasanın uzun vadeli faiz beklentilerini yansıtır. Faizler düştüğünde, bu ya ekonomide bir yavaşlama sinyali ya da fiyat baskılarının azalacağı beklentisine işaret eder.

Destekleyici veriler:

• Nisan 2025 itibariyle Türkiye 5 yıllık tahvil faizi %28,50 seviyesinden %25,40 seviyesine kadar geriledi.
• TÜFE (Yıllık) artış oranı Mart’ta %68,5 iken, Nisan’da %66,2’ye geriledi.
• TCMB, son PPK toplantısında politika faizini sabit bırakmakla birlikte “enflasyonda kalıcı düşüş görülmesi durumunda parasal sıkılaşma döngüsü sona erebilir” mesajı verdi.

Bu veriler, piyasalar tarafından gelecekte faiz indirimlerinin sinyali olarak algılanmıştır.

Borsa İstanbul’a Olası Etkiler

Faizlerin düşme beklentisi, genellikle hisse senedi piyasaları için olumlu bir sinyaldir. Çünkü daha düşük faiz ortamında:

• Firma finansman maliyetleri düşer,
• Tüketim ve yatırım harcamaları artar,
• Alternatif getiri (mevduat, tahvil vb.) düştüğü için hisse senetlerine yönelim olur.

Bu nedenle 2025’in ikinci yarısında Borsa İstanbul’da pozitif bir seyir izlenmesi muhtemeldir.

Sektörel Ayrışma Beklentisi

Bu yeni para politikası dönemine girerken borsada bazı hisseler pozitif, bazıları ise negatif ayrışabilir:

Pozitif Ayrışması Beklenenler:

• Sanayi Şirketleri:
  • Yatırım ve üretim odaklı şirketlerin krediye erişim maliyeti düşecek.
  • Talep artışından pozitif etkilenmeleri beklenir.
  • Örnek: Beyaz eşya, inşaat, otomotiv yan sanayi, kimya.

Negatif Ayrışması Beklenenler:

• Finansal Kurumlar (Bankacılık dışı):
  • Finansal kiralama, faktöring ve sigorta şirketleri, faizlerin düşmesiyle faiz gelirlerinden kayıp yaşayabilir.
  • Bu kurumların net faiz marjları daralabilir.

Yatırımcılar İçin Stratejik Notlar

Bu dönemde borsa yatırımcılarının dikkat etmesi gereken bazı noktalar:

1. Makro verileri yakından izlemek: Enflasyon, faiz ve cari denge verileri belirleyici olacak.
2. Sanayi hisselerinde seçici olmak: Borcu yüksek ama nakit akışı güçlü olan firmalar ön plana çıkabilir.
3. Temettü potansiyeli taşıyan hisseleri incelemek: Düşük faiz ortamında temettü verimi daha çok öne çıkar.

Sonuç

Nisan sonundan itibaren tahvil faizlerinde gözlemlenen düşüş, Türkiye ekonomisinde yeni bir döneme girildiğine işaret ediyor olabilir. Enflasyonun kademeli olarak gerilemesi, Merkez Bankası’nın daha yumuşak bir para politikası benimsemesine olanak sağlayabilir. Bu da borsada pozitif fiyatlamaları beraberinde getirebilir. Ancak sektörel ayrışmanın belirgin olacağı bu dönemde, doğru hisse seçimi ve makro verilerin takibi yatırımcı başarısının temel anahtarları olacaktır.

Hazırlıklarını bugünden yapan yatırımcılar, yılın ikinci yarısında önemli fırsatlar yakalayabilirler.